MÜHLE JİLETLİ TIRAŞ MAKİNELERİ

MÜHLE JİLETLİ TIRAŞ MAKİNELERİ - Mühle Tıraş Kültürü
İnceleme yazarı: Serdar Dikdik 

Mühle’de kaç çeşit klasik tıraş makinesi var? Çalışma prensibi nedir? Klasik (jiletli) tıraş makinesi ile nasıl tıraş olunur? Ben şuana kadar hep kartuşlu bıçaklar kullandım, bundan sonra bu makineleri kullanabilir miyim? Geleneksel tıraşa yeni başlayacağım ve her gün tıraş oluyorum, hangi makineyi almalıyım? Mühle r89 kullanıyorum ve daha yakın bir makine istiyorum, ne almalıyım? Cildim problemli, bazen kıl dönmesi ve batıkla karşılaşıyorum bu yüzden evde tıraş olmayı bıraktım…

Sizlerden çoğunlukla aldığımız geri dönüşleri toparlayarak hepsine bir yazıda cevap vermek istedik. Geleneksel tıraş hakkında fazlasıyla yetkin aynı zamanda Geltir moderatörü Serdar Dikdik, Mühle jiletli tıraş makineleri ve geleneksel ıslak tıraş hakkında çok kıymetli bilgiler içeren bir yazı hazırladı.

 İçerik:

  1. Serdar Dikdik ile soru-cevap
  2. Klasik Tıraş Makinesi Nedir? Kartuşlu Bıçaklardan Farkı Nedir?
  3. Mühle Tıraş Makineleri Kaç Çeşittir ve Farkları Nelerdir?
  4. Geleneksel Tıraşa Yeni Başlayanlar için Makine Seçimi
  5. Klasik Tıraş Makinesi Nasıl kullanılır?

Sizi daha yakından tanımak isteriz.

Merhabalar, 40 yaşında elektronik mühendisiyim. 7 göbek gerçek İstanbullulardan Cumhuriyet öncesi ve sonrası İstanbul’u büyüklerinden dinlemiş biriyim. Ailemden ilk ve tek olarak 4 sene önce hiçbir tanıdığımın olmadığı İzmir’e geldim.  Lise yıllarında itibaren saatinden tutun çakmağına, çakı bıçağından tutun hırdavata kaleme, kaliteli alet edevat merakım hep oldu. Sadece almak içinde değil, araştırmak bilgi sahibi olmak bile beni çok mutlu ederdi. Hobiler ve öğrenilmiş bilgiler sosyal hayatınıza da büyük katkı sağlıyor. Ülkemizdeki kahve kültürünün yok olup, hobi kültürünün oturmasını canı gönülden isteyenlerdenim.

Geleneksel tıraş ile yollarınız nasıl kesişti?

Aynı diğer erkekler gibi. İyi bir şey alayım, şu sabunun daha iyisi yok mu, bu tıraş makinalarının en iyisi hangisidir diye ararken,  market raflarını dolaşırken internette arama ve araştırmalar ile konuya dâhil olup, hiç bilmediğim bir sektörün hiç duymadığım marka ve ürünlerin olduğunu anladım. Zaman içinde yurtiçinde Geltir formunu ve yurt dışındaki benzer forumları okuyup öğrendikçe ip koptu, tıraş üstadı denilir olduk:)

Erkekler bayanların %5’i kadar kendilerine dikkat edip baksaydı, araştırsaydı bu yazılara gerek kalmayıp herkes doğru yolu geleneksel tıraşı kendisi bulmuştu.

1905 üretim tıraş bıçagı

Serdar Bey’in koleksiyonundan, 1907 Leather Catcher adlı tıraş makinesi

 

 

Oldukça fazla sayıda tıraş makinesi denediğinizi biliyoruz. Şuana kadar tahmini kaç farklı tıraş makinesi deneyimlediniz?

Oldukça fazla ama ben nicelikten çok niteliğe önem veren biriyim. Dünyaca ünlü makinelerden tutun, antika zor bulunan veya seri numaralı özel makinelere kadar çok farklı marka ve ürün denedim. Antika bir tıraş makinesi ya da sınırlı sayıdaki binlerce dolarlık bir makine ile tıraş olmanın zevkini ve hissiyatını tarif etmek mümkün değil. Tecrübe ettiğim makinelerin bazıları forum sayesinde tanıştığım dostlardan denemem için gönderilen makineler oluyor, bazıları burada bulamadığımız sıfır veya 2. el piyasasında Avrupa veya okyanus ötesinden temin ettiğimiz makineler oluyor. Bazıları üreticilerin “pre-production” dedikleri, üretim öncesi makine artı ve eksilerini kullanıcı gözünden anlamak için gönderdiği makineler oluyor. Arada sıkıntı yaşadığımız da oluyor, makine ve ürünlere yetişemiyoruz sakal o kadar çabuk uzamıyor:)

İster 1 makinanız olsun ister 100 makinanız olsun, geleneksel tıraş çok zevkli. Yeter ki deneyin.

Sizin gözünüzde Mühle tıraş makinelerinin bu sektördeki yeri nedir?

Mühle gibi geniş ölçek ve kaliteli ürün yapan firma sayısı dünyada çok az. Klasik tıraş makinesi yapımı zordur, metal işleme, döküm ve kaplama gibi zor ve uzmanlık gerektiren üretim tekniklerini içinde barındırır. Üretim maliyeti yüksek, hitap ettiği kesim dar bir sektördür. Ömürlük ürünler olduğu için, satış sonrası üreticisine para kazandırmaz, kapitalist sistem müşterilerini devamlı kendilerine bağlamak ve daimi para akışı istediği için bu tarz ürünleri market raflarında göremiyoruz, insanların bilgisi olmuyor.

Mühle gibi başarılı firmaların varlığı, bu sektörün tanınması, ürünlerin geniş kitlelere yayılıp kullanılması ve tıraş işinin zevkli hale getirilmesi için gerekli ve önemli.

 

Giriş:

Herkese içten bir merhaba diyerek başlamak istiyorum. “Güzel kardeşim bize ne anlatacaksın? Bu zamanda başımıza masraf çıkarma, marketten alıyoruz 3-5 bıçaklı oluyoruz tıraşımızı.” diyorsunuz belki de, doğrudur, zaten firmalarda markette size o kartuşları satabilmek için milyonlarca dolar reklam harcaması yapıyor.

Peki, size devamlı reklam yapan ürün tanıtan, “3 bıçaklısı bitti yeniler 5 bıçaklı, eskiden tek banttı şimdi çift kayganlaştırıcı bandı var” diyen, “düz makine mi kaldı yahu titreşimliye geçtik” diyen o meşhur firmalar size hiç bu aletleri nasıl ve ne biçimde kullanacağınızı öğretti mi? “Herkesin sakal çıkış yönü, sakal sertliği, cilt hassasiyeti, ihtiyacı aynı parmak izi gibi farklıdır” dedi mi? “Tıraşınızı şu kadar perdede, ilk perdede sakal çıkış yönüne (WTG with the grain), ikinci perdede sakal çıkış yönlerine dik şekilde (XTG across the grain) tıraş olacaksın” dedi mi? Tıraş öncesi veya sonrası ürünleri kullanarak yapılacak hazırlıktan bahsetti mi? Hazır tıraş jellerinin kimyasal bombası olduğunu, çoğu ürünün cildi kuruttuğunu veya kartuşlu ile birlikte kullanımının uzun vadede kuruluğa, tahrişlere, batıklara sebep olduğunu anlattı mı?

Nasıl araba kullanmak için bir eğitim ve ehliyet almamız gerekiyorsa, bu tıraş işinin de tekniğini, bazı püf noktalarını ve kullanılması gereken ürünleri öğrenmemiz gerekiyor. Bunları merak edip biraz araştırma yaparsanız, inanın “Yine uzamış bir tıraş olayım” diye istemeyerek gerçekleştirdiğiniz bu eylemi, müzik eşliğinde bir seremoni ve kendinize ait, hayattan soyutlanmış özel bir zaman olarak yaşayabilirsiniz.

Bir beyefendi giyimiyle, aksesuarıyla tıraşıyla kendine her dönem özen göstermiştir. Mısırlılardan, Büyük İskender’e, ömrü cephelerde geçmiş ulu önderimiz Mustafa Kemal’in tıraş takımlarından günümüze, tıraş hayatımızda hep oldu ve olmaya devam edecek.

Klasik Tıraş Makinesi Nedir? Kartuşlu Bıçaklardan Farkı Nedir?

Günümüz kartuşlu sistemleri genellikle birden fazla ince jilet içeren, tek çekişte aslında cildin kıl köküne çok yakın noktadan 3 veya 5 kere o ince jiletleri geçiren sistemlerdir. Temiz tıraş verirler ama genelde tıraş tekniği anlatılmadığı ve bastırılarak kullanıldıkları için, uzun vadede tahriş, batık kıl dönmesi gibi problemler yaşatabilen sistemlerdir. Konfordan çok, günümüz tüketim çağında kısa yoldan çözüme ulaşmaya yönelik seri üretim makineleridir.

jiletli-tıraş-makinesi-ve-kartuşlu-tıraş-bıçağı

DE (Double Edge Safety Razor) denilen klasik jiletli tıraş makineleri:

Sizlerin belki de esnaf tezgahlarında görüp, “Bu jiletleri hala kullanan var mı yahu?” dediğiniz permasharp tarzı çift taraflı berber jiletleriyle çalışan, 1900’lü yılların başından itibaren kullanılan tıraş makineleridir. Bu jiletler kartuşlu bıçaklardan nispeten daha kalın yapıda ve tek bıçaktır. Kartuşluların aksine kendinize uygun karakterde bir makineyle, farklı marka ve modeller arasından keskinliği veya kaplaması, cildinize ve sakalınıza en uygun jileti deneyip bütünleştirerek kullanırsınız. 

Klasik tıraş makinesi ve çift taraflı jiletlerle, kartuşlular gibi kıl kökünü çok yakın noktadan aynı anda birden çok kesim yapmazlar. Daha konforlu, kademe kademe, perde perde sakalı kısaltma yöntemine izin verdiğinden tıraşı bir ritüele dönüştürebilirsiniz. Bu makineler kartuşlu bıçaklar gibi çabuk tıkanmazlar, kesintisiz ve zevkli bir tıraş sunarlar. Geleneksel tıraşta, makineye yatırım yapılır, kartuş maliyeti yoktur; bu nedenlerle geleneksel tıraş uzun vadede daha hesaplıdır. Metal yapıları ve kaliteli kaplamalarından dolayı ömür boyu kullanabilecek kalitede makinelerdir. Bu makineleri banyonuzun bir köşesinde, standında bir mücevher gibi senelerce zevkle kullanıp gururla seyredebilirsiniz.

Mühle tarihçe

Mühle firması 2. Dünya Savaşı sonrası zorlukların ve yokluğun yaşandığı 1940’lı yıllarda temelleri atılmış, 1960’larda 36 ülkeye ürün ihraç eder hale gelmiş bir firmadır. 1990’lı yıllarda politik değişim ve desteklerin sonucunda bu eski firma büyük bir yenileme ve değişim geçirip günümüz kaliteli ürünlerini üreten enternasyonal firma kimliğine bürünmüştür. Mühle, tıraş severler arasında öncelik olarak tavsiye edilen büyük markalardan biri olup 89 kod numaralı jiletli tıraş makinesi, tüm geleneksel tıraşa yeni başlayanlara en çok önerilen makinedir.

Mühle Tıraş Makineleri Kaç Çeşittir ve Farkları Nelerdir?

“Mühle’nin internet sitesine girdim, klasik tıraş makinelerine baktığımda çok model var, hangisi ne iş yapar farklarını anlayamadım” diyorsanız aslında bilmeniz gereken şey çok basit: sadece 3 farklı karakterde kafa tasarımı mevcut. Geri kalan tüm modeller bu kafalara farklı renk, şekil boy ve ağırlık karakteri eklenmiş sap seçeneklerinden oluşuyor.

jiletli tıraş makinaları

1- 89 Kafa (kapalı taraklı)

Kapalı taraklı makineler daha önce de bahsettiğim gibi kartuşlu sistemden geleneksel tıraş sistemine geçmiş tüm yeni dostlara ilk önerilen makinelerdir. Jileti yüzünüzde çok hissettirmeyen yumuşak, sakin tıraşı olan bir makinedir.

Kartuşludan sonra tüm tıraş severler bu makineleri kullanabilir. Tek dikkat isteyen, geleneksel tıraşın ilk kuralı yani “kartuşlu gibi bastırmamak” gerektiğidir. Jiletli tıraş makinelerini kendi ağırlığına bırakın, bastırmayın. Bastırmamayı kas hafızası olarak edinmek için, bu tarz klasik DE makineleri kullanırken mümkün olduğunca Emel Sayın’ın mikrofon tutuşu gibi ucundan nazik tutarsanız, bastırma sorununu büyük oranda çözersiniz. Birkaç perde tıraş sonunda belki de hayatınızın en zevkli tıraşlarından birini yaşamış olduğunuz gerçeğinin farkına varıp “Neden daha önce denemedim?” diye üzülmeler olabilir. “Uyarmadı” demeyin. Mavi veya beyaz yakalılar gibi günlük tıraş olma zorunluluğu olan arkadaşlarımızın cildini yormayacak, her gün kullanabilecekleri ve çok bilinen bir makinedir Mühle R89.

İnternet sitesinde kapalı taraklı olarak belirtilen bu makinenin farklı renk desen ve malzemeden üretilmiş saplı çeşitleri mevcuttur; kimisi tasarımcı elinden çıkma, kimisi daha klasikleşmiş görüntüdedir. Seçim kişisel tercihinize kalmış, ürünleri incelerken elbet biri size göz kırpar, daha bir dikkatinizi çeker, iste o yakışıklı sizinkidir.

mühle klasik tıraş makineleri çeşitleri

Grande Modeli:

  Daha büyük ve daha ağır sapla üretilmiş Mühle R89 Grande (ağırlık: 90 gr.), biraz daha büyük ellere sahip veya elinde daha rahat bir tutuş arayan bireyleri hedefleyen bir modeldir. Ağırlık farkından dolayı makinenin ağırlık dengesinde çok az bir değişimi vardır, tıraş hissiyatı çok az daha agresiftir ama bildiğimiz ve klasikleşmiş Mühle r89 rahatlığından çok uzaklaşmaz. Çok kaliteli duruşa sahip gösterişli bir makinedir.

Twist Modeli:

Grande gibi büyük ve biraz daha ağır olan Mühle R89 Twist (ağırlığı 90 gr.), diğerleri gibi 3 parçalı değil 2 parçalı bir makinedir. Yani diğer modeller gibi sap komple döndürülerek makinenin kafa vidası sökülüp 1-sap 2-üst kafa 3-alt kafa olarak 3 parçaya ayrılmaz. Sap sabit, ama sapın altındaki uç dönerek içerisindeki mil vidasını çevirir ve sadece üst kafa çıkar yani makine 1-sap 2-üst kafa olarak 2 parçaya ayrılır. Üst kafayı çıkarıp jileti yükleyerek tekrar sıkarsınız. Zevk – renk meselesidir. Şahsen Twist modelini daha klasik bulduğum için kendi kullandıklarım genelde bu modellerdir.

mühle twist tıraş makinesi başlık anlatımı

2- 41 Kafa (açık taraklı)

Tıraş karakteristiği olarak yumuşak/agresif makine skalamızın bir ucunda R89 dururken, R41 açık taraklı makine skalamızın öteki ucundadır. Açık taraklı jiletli tıraş makineleri jileti yüzde hissettirir, çok yakın bir tıraş verirler. Normalde diğer DE makinelerde tecrübe edinmiş, kendi sakal çıkış yönlerine göre kendine özgü tahrişsiz tıraş tekniğini oturtmuş arkadaşlara önerdiğimiz bir makinedir. Günlük tıraş olma ihtiyacı olmayan, daha uzun aralıklarla tıraş olan dostlarımızı da açık taraklı yapısı ile mutlu edecek, uzun sakalda rahatça tıkanmadan kullanılabilen bir makinedir.

Bazı sert sakallı yeni arkadaşlara veya “Babamızdan permatiğin plastik koruma barını kırarak tıraş olmayı öğrendik” diyen arkadaşlara önerdiğimiz de oluyor. Harika bir el/kas terbiyesi veren, bastırmamayı öğreten bir makinedir. Bastırırsan 2 gün yüzün kırmızı dolaşır, 3. gün bastırmadan tıraş olmayı öğrenirsin. Mühle R41 ile sorunsuz tıraş olan kişi neredeyse tüm marka – model jiletli tıraş makineleri ile tıraş olabilir.

Aynı r89 modelinde açıkladığım gibi, farklı sap çeşitleri, Grande ve Twist modelleri vardır, onların ağırlık dengesi de bir nebze farklı olduğu için tecrübe sahibi arkadaşlara önerebileceğim ürünlerdir. Günlük kullanımda cildi yorabilir, aralıklı kullanımlarda memnun eder.

açık kapalı taraklı tıraş makinesi r89 r41

3- Rocca

Rocca, Mühle firmasının biriken tecrübesi sonucu son dönemde çıkardığı, kaplama değil tamamen çelikten üretilmiş özel seri bir makinedir. Agresiflik olarak 89 ve 41 arası, tam ortanın hafif 41’e yanaşık olanı gibi konumlandırabileceğim bir makinedir. Lüks ve konfor hissiyatlı yakın tıraş veren ama bunu çok hissettirmeyen bir tasarımdır. Rocca tıraş dünyasında ses getiren bir makine oldu, çelik bir makine olarak hafifliği (ağırlık 80gr.) , çelik bir makineye göre uygun fiyatı ve harika tıraş hissiyatı ile dikkatleri üzerine çekti.

rocca tıraş bıçagı

 

“Bir kere alayım iyisi olsun, arkama bakmayayım, beni çok uğraştırmadan harika yakın bir tıraş versin” diyorsanız doğru tercih Rocca jiletli tıraş makinesidir. Şahsen 2-3 günde bir Mühle veya Polsilver gibi konforlu bir jiletle kullanmayı tercih ettiğim, tutuşundan tıraş hissiyatına hiçbir kartuşludan alamayacağınız zevki yaşatan bir makinedir. Beğeninize göre siyah petek desenli ve huş ağacı kabuğu saplı model çeşidi bulunuyor. Hangisi olursa olsun Rocca’dan çok memnun kalacağınızı garanti ederim.

Geleneksel Tıraşa Yeni Başlayanlar için Makine Seçimi:

Yazıda değinildiği gibi sakal yapınıza, kullanım sıklığınıza uygun bir jiletli tıraş makinesi seçmelisiniz.

Makinenin yumuşaklığı veya agresifliği, makinenin jilet tutuş açısına, jilet açıklığına, koruma barı mesafesine, makinenin ağırlık dengesi gibi tasarım etkenlerine bağlıdır.

Kapalı taraklı yumuşak makinelerle jileti yüzünüzde çok hissetmezsiniz; bu makineler günlük kullanabileceğiniz cildinizi yormayan ürünlerdir.

Makine agresifleştikçe berber usturası gibi jileti daha yakın ve yüzünüzde hisseder halde tıraş olursunuz. Agresif makine tıraş esnasında çekiş veya bastırma hususunda yapılan hatalarda, affetmez ısırır. O yüzden zaman içinde tecrübe edindikçe, ihtiyaç duyulduğu durumlarda yumuşaktan sonra agresif makineler geçiş yapmanız önerilir.

Geleneksel tıraşa yeni başlayan arkadaşlar 89 tipi kapalı taraklı makineleri rahatlıkla kullanabilirler. Daha sonra açık taraklı makinelere geçmek istenildiğinde sadece açık taraklı makine başlığı alınarak değişim yapılabiliyor. Ancak Twist makineler 2 parçalı olduğundan onlarda başlık değişimi yapılamıyor.

Klasik tıraş makinesi nasıl kullanılır? 

  1. Jiletli tıraş makinesinin kafasını bir elinizle tutup, diğer elinizle sapı saat yönünün tersine çevirerek makineyi açın. (Twist modellerde sadece sapın altındaki yüzüğü çevirin.)
  2. Jileti paketinden keskin kenarlarına dikkat ederek çıkarın. Makineden çıkardığınız üst kafaya yaprak jileti ilgili yuvalarına oturtun. Makineyi bu üst kafa üstüne oturtarak, açtığınızın tersine sıkarak kapatın.
  3. Makineyi sapın ucundan nazikçe tutarak, daha önceden tıraş fırçası ile köpük sürdüğünüz tıraşa hazır yüzünüzde, tercihen daha düz olduğu için favori bölgesinden başlayarak tıraşa başlayın. Kısa ve nazik çekişler yapın. Makinenizin tutuş acısını anlayarak ve alışarak tüm yüzümüzde tıraş olun. Geleneksel tıraşın ilk kuralı: Lütfen bastırmayın.
  4. Tıraşı 2 veya 3 perde tamamladıktan sonra, makinenizi güzelce su altında durulayın. Yumuşak bir havlu ile kurutarak standına asıp kaldırın.
  5. Jiletler genelde 1-3 tıraş arası kullanılabilir. Günlük tıraş oluyorsanız iyice kurulayarak ve üfleyerek fazla suyu çıktıktan sonra, makinenizi temizleyip diğer kullanacağınız 1-2 gün için jileti içinde bırakabilirsiniz. Aralıklarla tıraş oluyorsanız jileti mutlaka makine içinden çıkarmanızı tavsiye ederiz.

 

Evet dostlar, benden bilgiler şimdilik bu kadar. Vaktinizi ayırıp okuduğunuz için sizlere, fırsat verip bu içten düşüncelerimi yazma imkânı verdiği Muhle Türkiye’ye teşekkür eder, en azından bir kere klasik bir DE makine ile tıraş olmayı denemenizi öneririm. Bu ürünlerde amaç kartuşlu gibi herkese aynı urunu satmak değil, farklı kullanım senaryoları ve cilt/sakal tipine göre size özel ve uygun doğru makinayı kullanmanızı sağlamaktır.

Belki de sıkılarak olduğunuz o tıraşları, sabırsızlıkla beklediğiniz hoş bir etkinliğe çevireceğiniz ömür boyu sürecek zevkli bir hobi sahibi olmanıza bir adım kalmıştır.

Saygılarımla

Serdar Dikdik

RELATED ARTICLES